AK Parti, toplam 21 maddeden oluşan Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni Meclis'e sundu. TBMM'ye sunulan ekonomi paketiyle vergide adalet ve etkinliğin artırılması amaçlanıyor.
Haber Giriş Tarihi: 16.06.2025 22:45
Haber Güncellenme Tarihi: 16.06.2025 22:46
Kaynak:
DHA
"Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi", TBMM Başkanlığına sunuldu.
Kanun teklifinin toplam 21 maddeden oluştuğu bildirildi.
VATANDAŞA EK YÜK GETİRİLMİYOR
TBMM'ye sunulan yeni ekonomi paketiyle, vergide adalet ve etkinliğin artırılması, kayıt dışılıkla mücadele, indirim ve istisnaların azaltılması, hukuki belirliliği sağlanması amaçlanırken, teklifte vatandaşa ek yük getiren hükümler bulunmuyor.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, yaptığı açıklamada, Teklif ile ilgili olarak "Bu kanun teklifi stratejik yapısal bir reformdur." şeklinde bilgi verdi.
"HERKESİN GÜCÜ ORANINDA VERGİ ÖDEDİĞİ, VERGİYE GÜVENİN TEŞVİK EDİLDİĞİ MALİ SİSTEME DOĞRU ADIMLAR ATIYORUZ"
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, teklife ilişkin "Herkesin gücü oranında vergi ödediği, vergiden kaçınmanın değil, vergiye güvenin teşvik edildiği, kayıt dışılığın değil dürüst mükellefliğin ödüllendirildiği bir mali sisteme doğru kararlı bir şekilde adımlar atıyoruz." dedi.
BASIN TOPLANTISINDA TEKLİFİN İÇERİĞİ ANLATILDI
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni TBMM Başkanlığı'na sunduklarını açıkladı.
CUMHURBAŞKANI YETKİLİ
Teklifle Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun'da yapılan değişikliğe göre, kambiyo, nukut, esham ve tahvilat alım satımı ve kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan mamul veya bunları muhtevi her nevi eşya ve kıymetlerin alım satımı, kıymetli madenlerin rafinajı ile tüm bu eşya ve kıymetlerin, ticari senetlerin ve tediyeyi temine yarayan her türlü vasıta ve vesikaların memleketten ihracı veya memlekete ithalinin tanzim ve tahdidine ve Türk parasının kıymetinin korunması için kararlar alınmasında Cumhurbaşkanı yetkili olacak.
KIYMETLERİN İZİNSİZ YURT DIŞINA ÇIKARTILMASINA CEZA
Söz konusu tüm eşya ve kıymetlerin izinsiz olarak yurttan çıkarılması veya yurda sokulması mahiyetinde ise Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümlerine göre suç veya kabahat oluşturmadığı takdirde kişi, eşya ve kıymetlerin rayiç bedelinin yarısından iki katına kadar idari para cezasıyla cezalandırılacak; bu fiilin teşebbüs aşamasında kalması halinde verilecek ceza yarı oranında indirilecek.
BELGESİZ FAALİYETLERE 250 BİN LİRAYA KADAR CEZA
Faaliyet izni veya yetki belgesi alınması zorunlu olan konularda, gerekli izin veya belgeyi almaksızın yetkisiz şekilde faaliyette bulunanlar, 50 bin liradan 250 bin liraya kadar idari para cezası ile cezalandırılacak ve yetkisiz faaliyetin gerçekleştirildiği iş yerindeki tüm faaliyetler bir ay süreyle durdurulacak. Yetkisiz faaliyetin idari para cezasına ilişkin idari yaptırım kararının kesinleştiği tarihi izleyen 5 yıl içinde tekerrürü halinde idari para cezası üst sınırdan uygulanacak.
YETKİSİZ FAALİYETE DURDURMA CEZASI
Yetkisiz faaliyette bulunanların ilan ve reklamlarından veya yaptıkları işin mahiyetinden söz konusu iş yerini, sadece faaliyet izni veya yetki verilmesi gereken faaliyet konularında iştigal etmek maksadıyla açtıkları veya işlettikleri anlaşılıyorsa söz konusu iş yerindeki tüm faaliyetler sürekli olarak durdurulacak ve idari para cezası üst sınırdan uygulanacak. Durdurma işlemleri Hazine ve Maliye Bakanlığının talebi üzerine valiliklerce yerine getirilecek.
Hükmolunacak idari para cezasına, kabahat tarihi ile tahsil tarihi arasındaki süreler için Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre tespit edilen gecikme zammı oranında, para cezası ile birlikte tahsil olunmak üzere, gecikme faizi uygulanacak.
KABAHATLAR TEKRARLANIRSA İKİ KAT CEZA
Hükümde yer alan kabahatlerin, aynı kabahate ilişkin idari yaptırım kararının kesinleştiği tarihi izleyen 5 yıl içinde tekerrürü halinde verilecek cezalar iki kat olarak uygulanacak.
Teklifle, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda söz konusu Kanun'da değişiklik yapılıyor. Hazine ve Maliye Bakanlığından izin alınması zorunlu olan faaliyetlerin sıralandığı hükme göre, ticari amaçlı döviz alım satımına ilişkin, Borsa İstanbul Anonim Şirketi Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasında üye olarak, kıymetli maden rafinajı konusunda ve Bakanlar Kurulu Kararı ile katılınması kararlaştırılan Kimberley Süreci Sertifika Sistemi kapsamında faaliyette bulunmak için Bakanlıktan izin alınması zorunlu olacak.
Kanunla mevzuat kapsamında izin verilen anonim şirketlerin belirlenen ekonomik amaç ve konulara aykırı faaliyette bulunduğunun tespiti halinde izinlerini iptal etmeye ve ticari amaçlı döviz alım satımında bulunan şirketler için faaliyet yürütülen il ve ilçelerin büyüklüğü, nüfusu, ticaret ve turizm hacmi gibi ölçütler dikkate alınarak faaliyet bölgeleri belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili olacak.
FAALİYET İZİNLERİNE YÖNELİK ÜCRET TARİFELERİ
Ticari amaçlı döviz alım satımında bulunmak üzere Kanun kapsamında faaliyet iznine tabi anonim şirketlerine yönelik ücret tarifesi ile Borsa İstanbul Anonim Şirketi Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasında üye olarak kıymetli madenlere ilişkin faaliyet göstermek üzere verilecek faaliyet izinleri ve kıymetli maden rafinaj faaliyetlerinde bulunmak üzere verilecek faaliyet izinlerine yönelik ücret tarifeleri hüküm altına alınıyor.
VERASET
Ticari amaçlı döviz alım satımında bulunmak, Borsa İstanbul Anonim Şirketi Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasında üye olarak faaliyette bulunmak ve kıymetli maden rafinaj faaliyetlerinde bulunmak için belirtilen anonim şirketlerin paylarının devri izinlerinde ilgili tarifelerde belirtilen ücret, devralınacak pay oranı nispetinde ayrı ayrı alınacak. Pay devri izninde bulunan anonim şirketin, bu düzenlemede belirtilen birden fazla faaliyet iznine sahip olması durumunda her bir faaliyet iznine ilişkin olarak ilgili tarifede belirtilen ücret, devralınacak pay oranı nispetinde ayrıca alınacak. Devre konu payların veraset yoluyla intikal etmesi veya pay devrinin bir mahkeme kararından kaynaklanması ya da payları devralacak kişinin mevcut pay sahibi kişinin eşi, altsoyu, üstsoyu veya kardeşi olması durumunda ücret alınmayacak.
TAHSİLATLAR VERGİ DAİRELERİNDEN
Bu hüküm kapsamında tahsil edilecek ücretler vergi dairelerine yatırılacak. Ücret tutarları, her yıl, bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılarak alınacak. Düzenleme kapsamında ücret tarifelerinde belirlenen ücretlerin tahsilinde, Hazine ve Maliye Bakanlığına yapılan ilk başvuru tarihi itibarıyla geçerli olan ücret dikkate alınacak. Cumhurbaşkanı, ücret tarifelerindeki tutarları iki katına kadar artırmaya ve yarısına kadar indirmeye yetkili olacak.
Vergi Usul Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, yoklama fişinin elektronik yoklama fişi kapsamında, koordinat bazlı konum bilgisini ve yoklama yapılan yere ilişkin fotoğrafları içerecek şekilde elektronik ortamda tanzim edildiği durumlarda polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerinin imzası aranmayacak.
GİB TAŞRA TEŞKİLATI PERSONELİNE YÖNELİK FAZLA MESAİ DÜZENLEMESİ
Teklife göre, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) taşra teşkilatı kadro veya pozisyonlarında bulunan memur ve sözleşmeli personelden icra, tahsilat, yoklama ile yaygın ve yoğun vergi denetimi işlemlerini fiilen daire dışında yapmakla görevlendirilen ve bu görevleri nedeniyle normal mesai saatleri dışında fiilen çalışanlara, bu şekilde çalıştıkları her bir saat için ödenecek fazla çalışma ücretinin belirlenmesinde esas alınan 160 gösterge rakamı 300'e yükseltilecek. Ayrıca her bir personel için ödenebilecek fazla çalışma ücreti ayda 50 saati ve fazla çalışma ücreti ödenebilecek personel sayısı ise GİB taşra teşkilatı kadro ve pozisyonlarında bulunan toplam memur ve sözleşmeli personel sayısı yüzde 20 yerine yüzde 40'nı geçemeyecek. Bu hüküm, düzenlemenin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe girecek.
KDV
Katma Değer Vergisi Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesindeki vakıflar ve bu kurum tarafından yönetilen mazbut vakıfların mülkiyetindeki taşınmazların satışına yönelik devir ve teslimler de KDV'den istisna tutulacak.
ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ
Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli 1 sayılı listede yer alan, aralarında akaryakıt ve doğalgaz türlerinin bulunduğu malların ithalinde hesaplanıp teminata bağlanan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), KDV matrahına dahil edilecek. Bu hüküm, düzenlemenin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe girecek.
SERBEST BÖLGELER
Serbest Bölgeler Kanunu'nda yapılan değişiklikle serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin gelir veya kurumlar vergisinden müstesna olacak kazançlarına, serbest bölge içine veya diğer serbest bölgelere satışlarından sağlayacakları kazançlar da dahil ediliyor. Bu hüküm, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere düzenlemenin yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.
OSB
Organize Sanayi Bölgesi tüzel kişiliğinin, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun uygulanması ile ilgili işlemlerde her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulmasına yönelik hükme yapılan eklemeye göre, bu muafiyetin, Gider Vergileri Kanunu uyarınca ödenecek banka ve sigorta muameleleri vergisine şümulü olmayacak.
Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, konusu suç teşkil etmemek kaydıyla; bu kanun hükümleri uyarınca imzalanan toplu sözleşmeler ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararlarındaki usul ve esaslara aykırı olarak 31 Mayıs 2025'e kadar kamu görevlilerine koruyucu giyim ve donanım malzemesi yardımı yapan kamu kurum ve kuruluşlarının yetkili veya görevli olan sorumluları hakkında idari ve/veya mali takibat ve yargılama yapılamayacak, başlamış olanlar işlemden kaldırılacak.
"BU KANUN TEKLİFİ STRATEJİK YAPISAL BİR REFORM"
Güler, 21 maddeden oluşan ve vergi düzenlemeleri içeren kanun teklifine ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
Ekonomide güçlü yarınları kurmanın, sosyal adaleti tesis etmenin ve kamu hizmetini nitelikli bir şekilde sunmanın ön şartı mali güvenliği ve vergi adaletini tesis etmek olduğunu biliyoruz. İşte bu anlayışla Türkiye’nin vergi sistemini daha hakkaniyetli, daha ölçülü, daha şeffaf ve daha güçlü bir yapıya kavuşturmak üzere kapsamlı bir kanun teklifini hazırlamış bulunuyoruz. Herkesin gücü oranında vergi ödediği, vergiden kaçınmanın değil, vergiye güvenin teşvik edildiği, kayıt dışılığın değil dürüst mükellefliğin ödüllendirildiği bir mali sisteme doğru kararlı bir şekilde adımlar atıyoruz. Bu kanun teklifimiz sadece bir vergi düzenlemesiyle beraber değerlendirilmemelidir, ekonomik adaletin tesisi, hukuki belirliliğin güçlenmesi ve vergi güvenliğinin artırılması yönünde de yapılmış stratejik, yapısal bir reformdur.
"KAYIT DIŞILIKLA MÜCADELE EDİLMESİYLE İLGİLİ DÜZENLEMELER..."
Hazırlanan kanun teklifimizde kayıt dışılıkla mücadele edilmesi, vergi adaletinin güçlendirilmesi, indirim ve istisnalar sınırlandırılması ve belli bir ölçülülüğün sağlanması, dolaysız gelirlerin vergi gelirleri içindeki payının artırılması, ihtilafların önlenmesi ve hukuki belirliliğin artırılması hedeflerine hizmet etmek üzere ilgili kanunlarda düzenlemeler yapıyoruz. Bu kapsamda; 1567 Sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun’da yapılan düzenlemelerle kambiyo, kıymetli maden ve taş işlemlerine ilişkin olarak Cumhurbaşkanı’mızın yetkileri güncellenmekte, yetkisiz faaliyetlerle mücadelede idari yaptırımlar hem caydırıcı hale getirilmekte hem de açık kurallara da bağlanmaktadır.
Döviz, kıymetli maden, rafinaj ve benzeri stratejik alanlarda faaliyet gösterecek şirketlere ilişkin izin ve ücret değişimi kanun düzeyinde belirlenmekte, faaliyet bölgelerine göre de detaylandırılmaktadır. Elektronik yoklama sisteminin hukuki geçerliliği artırılarak vergi denetiminde dijitalleşme teşvik edilmekte ve sahte belge düzenleyenlerle daha etkin mücadele sağlanmaktadır. Gelir İdaresi personeline ödenen fazla çalışma ücretlerinde bir kısım artış yapılarak sahadaki etkinlik desteklenmekte, kayıt dışı ekonomiyle mücadele de güçlendirilmektedir.
İthalatta ÖTV teminat tutarlarının KDV matrahına dahil edilmesiyle hem vergi kaybı önlenmekte hem de kayıt dışı ticaretle mücadele edilmektedir. Serbest projeler arasında gerçekleştirilen satışlarda da vergiden istisna edilerek ihracatçı firmalarımıza da yeni kolaylıklar sağlamak arzu ediyoruz. Organize sanayi bölgelerine tanınan özerklik ve açıklık ilkeleri de sağlanmış olmaktadır. Teknoloji geliştirme bölgelerindeki gelir vergisi ve damga vergisi teşviklerine üst sınır getirilerek bu alandaki kamu maliyetinin sürdürülebilirliği de sağlanmaktadır.
Teklifte kayıtdışılıkla mücadele kapsamında Petrol Piyasası Kanunu’nda daha önce akaryakıt sektörü için getirilen dağıtıcılar arasındaki akaryakıt ticaretine yönelik sınırlamaya benzer bir şekilde LPG sektöründe de faaliyette bulunanlar için de herhangi bir dağıtıcıdan temin edilen LPG’nin başka bir dağıtıcıya satılmasına ilişkin kısıtlama getirilmektedir ve belli bir disiplin sağlama arzu edilmektedir. Kamu görevlilerine yönelik koruyucu giyim yardımı nedeniyle yapılan usul hatalarına ilişkin geriye dönük olarak mali ve idari takibatlar kaldırılarak Sayıştay uygulamalarıyla oluşan belirsizlik giderilmektedir.
"AMACIMIZ, DÜNYA BARIŞININ VE BÖLGE GÜVENLİĞİNİN SAĞLANMASI AÇISINDAN DİPLOMASİNİN MUTLAKA DEVAM ETMESİ"
Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Güler, "İsrail'in kınanması için Genel Kurul'da bir ortak bildiri yayınlanır mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:
Birçok belirsizliğin, farklı durumların gelişeceği bir ortam. Şu anda söz konusu değil çünkü biliyoruz ki Umman’da bu pazar günü ABD-İran arasında nükleer müzakereler açısından toplantılar yapılıyordu. Maalesef bu toplantıdan önce cuma günü bu haince saldırılar meydana geldi ve İran kendisine hukuksuz saldırı karşısında da kendisini savunma hakkı noktasında bir tutuma itilmiş oldu. Bizim buradaki amacımız, ulusal güvenliğin, dünya barışının, bölge güvenliğinin sağlanması açısından da uluslararası hukukun gerektirdiği kurallar çerçevesinde müzakerelerin, diplomasinin mutlaka devam etmesidir.
KANUN TEKLİFİNİN KAPSAMI
Kanun teklifinin kapsamına ilişkin bir soruya Güler, şöyle yanıt verdi:
Yapısal manadaki Hazine ve Maliye Bakanlığımızın çalışmalarımızın desteklenmesi ve güçlendirilmesiyle ilgili bir şeydir. Vergide adaletin sağlanması çok kıymetlidir. Aynı zamanda denetlenebilirlik ve hesap verilebilirlik ölçütleri içerisinde Hazine ve Maliye Bakanlığımızı, bürokrasisinin ve denetim elemanlarının da o kıstaslar çerçevesinde özellikle bizim e-Devlet uygulamalarıyla beraber e-Beyanname ve e-Fatura gibi pek çok dijital ortam içerisinde birçok çalışma yapılıyor. Elektronik altyapı sisteminin güçlendirilmesi, yapısal manada bunun takibi açısından da önümüzdeki günlerde de ihtiyaç duyulacak her türlü çalışmayı yapmaya devam edeceğiz.
Anayasa Mahkememizin kanunilik, belirlilik ve ölçülülük ilkelerine uygun olarak iptal etmiş olduğu birkaç hususu, belirlilik ve ölçülülük ilkesi üzerinden yeniden belirlenmesidir. Herhangi bir yeni düzenleme getirmiyoruz. Bazı arkadaşlarımızın bazı açıklamalarına bir siyasi yaklaşım tarzıymış gibi bir bakış sergileniyor, bu doğru değil. Her bir milletvekilimiz, farklı düşüncelerini söyleyebilir ama bizim arkadaşlarımızın bu hususlarını kendi niyetlerini ifade eder. Kamu maliyemizin, Türk Parasını Koruma Kanunu çerçevesindeki uygulamalarımızın şeffaflığı, açıklığı çok belirgindir. Özellikle Orta Vadeli Programımızda açıklamış olduğumuz tüm kurallar, vaatler, çalışmalar ciddi bir şekilde devam ediyor."
ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİYE ZAM
Asgari ücrete, emeklilere zam yapılıp yapılmayacağına ilişkin soruya Güler, şu yanıtı verdi:
Temmuzun başında TÜİK verileri ortaya çıkacak, hem memur hem emekli hem Bağ-Kur, SGK... Bunlar ortaya çıktıktan sonra bizim Maliye Bakanımız, Çalışma Bakanımız, Cevdet Yılmaz Bey’in başkanlığında geçmiş yıllarda olduğu gibi bir toplantı ile birlikte bunlar değerlendirilecektir. Şimdi ben kendiliğimden bir çalışma yapıldığını söylememin veya olup olmayacağını söylememin bir doğruluk payı olmayacak. Zamanı geldiğinde bunlar değerlendirilecektir.
GİB AÇIKLADI
Gelir İdaresi Başkanlığına (GİB) göre, TBMM'ye sunulan vergi paketine ilişkin çalışmalar, ilgili tarafların görüşleri alınarak yürütüldü.
Kayıt dışılığın önlenmesinin amaçlandığı paketle, vergide etkinlik, adalet ve verimliliği sağlayacak düzenlemeler yer alıyor. Teklifle vergi güvenliğinin önceliklendirilmesi hedeflenirken, sınırsız şekilde uygulanan istisnaların daraltılması öngörülüyor. Teklif, vatandaşa ek yük getirecek düzenlemeler içermiyor.
Buna göre, kurumlar vergisi uygulamasında yatırım teşvik belgesinden yararlanma sürelerine ilişkin bir belirleme bulunmuyor ve mükellefler bu yatırımlardan elde ettiği kazançlarına uzun süre indirimli kurumlar vergisi uyguluyor.
Teklifle, yeni alınacak yatırım teşvik belgelerinde indirim hakkının kullanılabileceği süre en fazla 10 yıl ile sınırlandırılacak. Tüm yatırımlar için kurumlar vergisi oranının yüzde 60 indirimli uygulanmasına imkan sağlanacak. Yatırıma katkı oranının üst sınırı yüzde 50 olacak.
Diğer taraftan, proje bazlı yatırımlar bu sınırlamalara tabi olmayacak ve mevcut uygulama devam edecek.
AR-GE PERSONELİ ÜCRETLERİNİN VERGİ İSTİSNASINA ÜST SINIR
Araştırma, geliştirme ve teknoloji yatırımlarını desteklemek amacıyla AR-GE, tasarım ve destek personeline yıllardır uygulanan gelir ve damga vergisi istisna ve teşviklerinde yeni bir düzenlemeye gidilecek.
Teknoloji geliştirme bölgeleri, AR-GE merkezleri ve araştırma altyapılarında görev yapan personelin ücretlerine sağlanan vergi istisna ve teşvikleri brüt asgari ücretin 40 katı ile sınırlandırılacak.
Bu alanlarda çalışan personele ödenen ücretler vergi istisnasına tabi tutulup işverene teşvik olarak bırakılmasına rağmen, bu uygulamanın suiistimal edildiği görüldü.
Ayrıca, yüksek ücretli ancak sınırlı sayıdaki personelin istisna/teşvik sistemini orantısız şekilde kullanmasının önüne geçilecek. Teklifin, söz konusu teşvik ve istisnaların AR-GE ve inovasyon ikliminde faaliyet gösteren çalışan ve firmalara daha dengeli dağıtılmasını sağlaması hedefleniyor.
Elektronik Yoklama Sistemi'nde yoklama fişinin, koordinat bazlı konum bilgisini ve yoklama yapılan yere ilişkin fotoğrafları içerecek şekilde elektronik ortamda tanzim edildiği durumlarda, yetkili kişinin yoklama esnasında bulunmaması veya imzadan çekinmeleri halinde, bu fişte polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerinin imzasının aranması zorunluluğu kaldırılacak.
AKARYAKIT VE LPG ÜRÜNLERİNİN İTHALATINA VERGİ DÜZENLEMESİ
Mevcut uygulamada akaryakıt, LPG ve bunların türevlerinin ithalinde değil, ithalatçıları tarafından yurt içinde tesliminde ÖTV hesaplanıyor. Yurt içi imalatçıların bu malları tesliminde ise hem ÖTV hem de KDV'nin hesaplanması ilk teslimde gerçekleşiyor.
Teklife göre, hem imalatçılarla ithalatçıların teslimleri arasındaki KDV farklılığı giderilecek hem de kayıt dışılığın önlenmesine hizmet edilecek. Teminat karşılığı ithal edilen akaryakıt ve LPG ürünlerinin teminat tutarının hesaplanmasına esas ÖTV tutarı da KDV matrahına dahil edilecek.
Böylece, ithal edilen ancak KDV'si ödenmeyen ÖTV tutarının, yurt içindeki teslimler sırasında usulsüz yöntemlerle KDV matrahının dışına çıkarılması önlenecek.
Kayıt dışılıkla mücadele kapsamında LPG sektöründe de herhangi bir dağıtıcıdan alınan toptan LPG'nin başka bir dağıtıcıya satışı önlenecek.
SERBEST BÖLGELER İÇİN DÜZENLEME
İhracatın desteklenmesi ve mükelleflerin uluslararası pazarlarda rekabet avantajı sağlamalarını teşvik etmek amacıyla, serbest bölgede üretim faaliyetinde bulunanların serbest bölge içine veya diğer serbest bölgelerde faaliyette bulunanlara satışlarından elde ettikleri kazançlar da gelir ve kurumlar vergisi istisnası kapsamına alınacak.
Ancak serbest bölgelerden yurt içine yapılan satışlardan elde edilen kazançlardan vergi alınmaya devam edilecek.
Mevcut durumda akaryakıtla çalışan binek otomobillerin vergilendirilmesinde temelde motor silindir hacmi ve matrah olmak üzere iki kriter kullanılıyor. Ancak zaman içerisinde araçların değerlerindeki hızlı artışa karşın, uygulanan matrahlar yetersiz kaldı.
Vergi oranları yüzde 45 ila yüzde 220 arasında olmasına rağmen, matrah güncellemesine ilişkin yetkinin sonuna gelinmesi nedeniyle yerli ve yabancı ayrımı veya yüksek ve düşük bedel ayrımı yapılmadan fiilen tüm araçlar yüzde 80, yüzde 150 ve yüzde 220 oranında vergilendiriliyor.
Teklifle, akaryakıtla çalışan binek otomobillerde uygulanan ÖTV matrahları, piyasa koşullarında oluşan fiyatları etkilemeyecek ve güncel ÖTV oranlarına uygun olacak şekilde yeniden belirlenecek.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türk Lirası ile ilgili kanun teklifi Meclis'te
AK Parti, toplam 21 maddeden oluşan Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni Meclis'e sundu. TBMM'ye sunulan ekonomi paketiyle vergide adalet ve etkinliğin artırılması amaçlanıyor.
"Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi", TBMM Başkanlığına sunuldu.
Kanun teklifinin toplam 21 maddeden oluştuğu bildirildi.
VATANDAŞA EK YÜK GETİRİLMİYOR
TBMM'ye sunulan yeni ekonomi paketiyle, vergide adalet ve etkinliğin artırılması, kayıt dışılıkla mücadele, indirim ve istisnaların azaltılması, hukuki belirliliği sağlanması amaçlanırken, teklifte vatandaşa ek yük getiren hükümler bulunmuyor.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, yaptığı açıklamada, Teklif ile ilgili olarak "Bu kanun teklifi stratejik yapısal bir reformdur." şeklinde bilgi verdi.
"HERKESİN GÜCÜ ORANINDA VERGİ ÖDEDİĞİ, VERGİYE GÜVENİN TEŞVİK EDİLDİĞİ MALİ SİSTEME DOĞRU ADIMLAR ATIYORUZ"
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, teklife ilişkin "Herkesin gücü oranında vergi ödediği, vergiden kaçınmanın değil, vergiye güvenin teşvik edildiği, kayıt dışılığın değil dürüst mükellefliğin ödüllendirildiği bir mali sisteme doğru kararlı bir şekilde adımlar atıyoruz." dedi.
BASIN TOPLANTISINDA TEKLİFİN İÇERİĞİ ANLATILDI
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni TBMM Başkanlığı'na sunduklarını açıkladı.
CUMHURBAŞKANI YETKİLİ
Teklifle Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun'da yapılan değişikliğe göre, kambiyo, nukut, esham ve tahvilat alım satımı ve kıymetli madenler ve kıymetli taşlarla bunlardan mamul veya bunları muhtevi her nevi eşya ve kıymetlerin alım satımı, kıymetli madenlerin rafinajı ile tüm bu eşya ve kıymetlerin, ticari senetlerin ve tediyeyi temine yarayan her türlü vasıta ve vesikaların memleketten ihracı veya memlekete ithalinin tanzim ve tahdidine ve Türk parasının kıymetinin korunması için kararlar alınmasında Cumhurbaşkanı yetkili olacak.
KIYMETLERİN İZİNSİZ YURT DIŞINA ÇIKARTILMASINA CEZA
Söz konusu tüm eşya ve kıymetlerin izinsiz olarak yurttan çıkarılması veya yurda sokulması mahiyetinde ise Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümlerine göre suç veya kabahat oluşturmadığı takdirde kişi, eşya ve kıymetlerin rayiç bedelinin yarısından iki katına kadar idari para cezasıyla cezalandırılacak; bu fiilin teşebbüs aşamasında kalması halinde verilecek ceza yarı oranında indirilecek.
BELGESİZ FAALİYETLERE 250 BİN LİRAYA KADAR CEZA
Faaliyet izni veya yetki belgesi alınması zorunlu olan konularda, gerekli izin veya belgeyi almaksızın yetkisiz şekilde faaliyette bulunanlar, 50 bin liradan 250 bin liraya kadar idari para cezası ile cezalandırılacak ve yetkisiz faaliyetin gerçekleştirildiği iş yerindeki tüm faaliyetler bir ay süreyle durdurulacak. Yetkisiz faaliyetin idari para cezasına ilişkin idari yaptırım kararının kesinleştiği tarihi izleyen 5 yıl içinde tekerrürü halinde idari para cezası üst sınırdan uygulanacak.
YETKİSİZ FAALİYETE DURDURMA CEZASI
Yetkisiz faaliyette bulunanların ilan ve reklamlarından veya yaptıkları işin mahiyetinden söz konusu iş yerini, sadece faaliyet izni veya yetki verilmesi gereken faaliyet konularında iştigal etmek maksadıyla açtıkları veya işlettikleri anlaşılıyorsa söz konusu iş yerindeki tüm faaliyetler sürekli olarak durdurulacak ve idari para cezası üst sınırdan uygulanacak. Durdurma işlemleri Hazine ve Maliye Bakanlığının talebi üzerine valiliklerce yerine getirilecek.
Hükmolunacak idari para cezasına, kabahat tarihi ile tahsil tarihi arasındaki süreler için Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre tespit edilen gecikme zammı oranında, para cezası ile birlikte tahsil olunmak üzere, gecikme faizi uygulanacak.
KABAHATLAR TEKRARLANIRSA İKİ KAT CEZA
Hükümde yer alan kabahatlerin, aynı kabahate ilişkin idari yaptırım kararının kesinleştiği tarihi izleyen 5 yıl içinde tekerrürü halinde verilecek cezalar iki kat olarak uygulanacak.
Teklifle, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda söz konusu Kanun'da değişiklik yapılıyor. Hazine ve Maliye Bakanlığından izin alınması zorunlu olan faaliyetlerin sıralandığı hükme göre, ticari amaçlı döviz alım satımına ilişkin, Borsa İstanbul Anonim Şirketi Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasında üye olarak, kıymetli maden rafinajı konusunda ve Bakanlar Kurulu Kararı ile katılınması kararlaştırılan Kimberley Süreci Sertifika Sistemi kapsamında faaliyette bulunmak için Bakanlıktan izin alınması zorunlu olacak.
Kanunla mevzuat kapsamında izin verilen anonim şirketlerin belirlenen ekonomik amaç ve konulara aykırı faaliyette bulunduğunun tespiti halinde izinlerini iptal etmeye ve ticari amaçlı döviz alım satımında bulunan şirketler için faaliyet yürütülen il ve ilçelerin büyüklüğü, nüfusu, ticaret ve turizm hacmi gibi ölçütler dikkate alınarak faaliyet bölgeleri belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili olacak.
FAALİYET İZİNLERİNE YÖNELİK ÜCRET TARİFELERİ
Ticari amaçlı döviz alım satımında bulunmak üzere Kanun kapsamında faaliyet iznine tabi anonim şirketlerine yönelik ücret tarifesi ile Borsa İstanbul Anonim Şirketi Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasında üye olarak kıymetli madenlere ilişkin faaliyet göstermek üzere verilecek faaliyet izinleri ve kıymetli maden rafinaj faaliyetlerinde bulunmak üzere verilecek faaliyet izinlerine yönelik ücret tarifeleri hüküm altına alınıyor.
VERASET
Ticari amaçlı döviz alım satımında bulunmak, Borsa İstanbul Anonim Şirketi Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasasında üye olarak faaliyette bulunmak ve kıymetli maden rafinaj faaliyetlerinde bulunmak için belirtilen anonim şirketlerin paylarının devri izinlerinde ilgili tarifelerde belirtilen ücret, devralınacak pay oranı nispetinde ayrı ayrı alınacak. Pay devri izninde bulunan anonim şirketin, bu düzenlemede belirtilen birden fazla faaliyet iznine sahip olması durumunda her bir faaliyet iznine ilişkin olarak ilgili tarifede belirtilen ücret, devralınacak pay oranı nispetinde ayrıca alınacak. Devre konu payların veraset yoluyla intikal etmesi veya pay devrinin bir mahkeme kararından kaynaklanması ya da payları devralacak kişinin mevcut pay sahibi kişinin eşi, altsoyu, üstsoyu veya kardeşi olması durumunda ücret alınmayacak.
TAHSİLATLAR VERGİ DAİRELERİNDEN
Bu hüküm kapsamında tahsil edilecek ücretler vergi dairelerine yatırılacak. Ücret tutarları, her yıl, bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılarak alınacak. Düzenleme kapsamında ücret tarifelerinde belirlenen ücretlerin tahsilinde, Hazine ve Maliye Bakanlığına yapılan ilk başvuru tarihi itibarıyla geçerli olan ücret dikkate alınacak. Cumhurbaşkanı, ücret tarifelerindeki tutarları iki katına kadar artırmaya ve yarısına kadar indirmeye yetkili olacak.
Vergi Usul Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, yoklama fişinin elektronik yoklama fişi kapsamında, koordinat bazlı konum bilgisini ve yoklama yapılan yere ilişkin fotoğrafları içerecek şekilde elektronik ortamda tanzim edildiği durumlarda polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerinin imzası aranmayacak.
GİB TAŞRA TEŞKİLATI PERSONELİNE YÖNELİK FAZLA MESAİ DÜZENLEMESİ
Teklife göre, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) taşra teşkilatı kadro veya pozisyonlarında bulunan memur ve sözleşmeli personelden icra, tahsilat, yoklama ile yaygın ve yoğun vergi denetimi işlemlerini fiilen daire dışında yapmakla görevlendirilen ve bu görevleri nedeniyle normal mesai saatleri dışında fiilen çalışanlara, bu şekilde çalıştıkları her bir saat için ödenecek fazla çalışma ücretinin belirlenmesinde esas alınan 160 gösterge rakamı 300'e yükseltilecek. Ayrıca her bir personel için ödenebilecek fazla çalışma ücreti ayda 50 saati ve fazla çalışma ücreti ödenebilecek personel sayısı ise GİB taşra teşkilatı kadro ve pozisyonlarında bulunan toplam memur ve sözleşmeli personel sayısı yüzde 20 yerine yüzde 40'nı geçemeyecek. Bu hüküm, düzenlemenin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe girecek.
KDV
Katma Değer Vergisi Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesindeki vakıflar ve bu kurum tarafından yönetilen mazbut vakıfların mülkiyetindeki taşınmazların satışına yönelik devir ve teslimler de KDV'den istisna tutulacak.
ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ
Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli 1 sayılı listede yer alan, aralarında akaryakıt ve doğalgaz türlerinin bulunduğu malların ithalinde hesaplanıp teminata bağlanan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), KDV matrahına dahil edilecek. Bu hüküm, düzenlemenin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe girecek.
SERBEST BÖLGELER
Serbest Bölgeler Kanunu'nda yapılan değişiklikle serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin gelir veya kurumlar vergisinden müstesna olacak kazançlarına, serbest bölge içine veya diğer serbest bölgelere satışlarından sağlayacakları kazançlar da dahil ediliyor. Bu hüküm, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere düzenlemenin yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.
OSB
Organize Sanayi Bölgesi tüzel kişiliğinin, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun uygulanması ile ilgili işlemlerde her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulmasına yönelik hükme yapılan eklemeye göre, bu muafiyetin, Gider Vergileri Kanunu uyarınca ödenecek banka ve sigorta muameleleri vergisine şümulü olmayacak.
Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, konusu suç teşkil etmemek kaydıyla; bu kanun hükümleri uyarınca imzalanan toplu sözleşmeler ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararlarındaki usul ve esaslara aykırı olarak 31 Mayıs 2025'e kadar kamu görevlilerine koruyucu giyim ve donanım malzemesi yardımı yapan kamu kurum ve kuruluşlarının yetkili veya görevli olan sorumluları hakkında idari ve/veya mali takibat ve yargılama yapılamayacak, başlamış olanlar işlemden kaldırılacak.
"BU KANUN TEKLİFİ STRATEJİK YAPISAL BİR REFORM"
Güler, 21 maddeden oluşan ve vergi düzenlemeleri içeren kanun teklifine ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
"KAYIT DIŞILIKLA MÜCADELE EDİLMESİYLE İLGİLİ DÜZENLEMELER..."
"AMACIMIZ, DÜNYA BARIŞININ VE BÖLGE GÜVENLİĞİNİN SAĞLANMASI AÇISINDAN DİPLOMASİNİN MUTLAKA DEVAM ETMESİ"
Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Güler, "İsrail'in kınanması için Genel Kurul'da bir ortak bildiri yayınlanır mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:
KANUN TEKLİFİNİN KAPSAMI
Kanun teklifinin kapsamına ilişkin bir soruya Güler, şöyle yanıt verdi:
ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİYE ZAM
Asgari ücrete, emeklilere zam yapılıp yapılmayacağına ilişkin soruya Güler, şu yanıtı verdi:
GİB AÇIKLADI
Gelir İdaresi Başkanlığına (GİB) göre, TBMM'ye sunulan vergi paketine ilişkin çalışmalar, ilgili tarafların görüşleri alınarak yürütüldü.
Kayıt dışılığın önlenmesinin amaçlandığı paketle, vergide etkinlik, adalet ve verimliliği sağlayacak düzenlemeler yer alıyor. Teklifle vergi güvenliğinin önceliklendirilmesi hedeflenirken, sınırsız şekilde uygulanan istisnaların daraltılması öngörülüyor. Teklif, vatandaşa ek yük getirecek düzenlemeler içermiyor.
Buna göre, kurumlar vergisi uygulamasında yatırım teşvik belgesinden yararlanma sürelerine ilişkin bir belirleme bulunmuyor ve mükellefler bu yatırımlardan elde ettiği kazançlarına uzun süre indirimli kurumlar vergisi uyguluyor.
Teklifle, yeni alınacak yatırım teşvik belgelerinde indirim hakkının kullanılabileceği süre en fazla 10 yıl ile sınırlandırılacak. Tüm yatırımlar için kurumlar vergisi oranının yüzde 60 indirimli uygulanmasına imkan sağlanacak. Yatırıma katkı oranının üst sınırı yüzde 50 olacak.
Diğer taraftan, proje bazlı yatırımlar bu sınırlamalara tabi olmayacak ve mevcut uygulama devam edecek.
AR-GE PERSONELİ ÜCRETLERİNİN VERGİ İSTİSNASINA ÜST SINIR
Araştırma, geliştirme ve teknoloji yatırımlarını desteklemek amacıyla AR-GE, tasarım ve destek personeline yıllardır uygulanan gelir ve damga vergisi istisna ve teşviklerinde yeni bir düzenlemeye gidilecek.
Teknoloji geliştirme bölgeleri, AR-GE merkezleri ve araştırma altyapılarında görev yapan personelin ücretlerine sağlanan vergi istisna ve teşvikleri brüt asgari ücretin 40 katı ile sınırlandırılacak.
Bu alanlarda çalışan personele ödenen ücretler vergi istisnasına tabi tutulup işverene teşvik olarak bırakılmasına rağmen, bu uygulamanın suiistimal edildiği görüldü.
Ayrıca, yüksek ücretli ancak sınırlı sayıdaki personelin istisna/teşvik sistemini orantısız şekilde kullanmasının önüne geçilecek. Teklifin, söz konusu teşvik ve istisnaların AR-GE ve inovasyon ikliminde faaliyet gösteren çalışan ve firmalara daha dengeli dağıtılmasını sağlaması hedefleniyor.
Elektronik Yoklama Sistemi'nde yoklama fişinin, koordinat bazlı konum bilgisini ve yoklama yapılan yere ilişkin fotoğrafları içerecek şekilde elektronik ortamda tanzim edildiği durumlarda, yetkili kişinin yoklama esnasında bulunmaması veya imzadan çekinmeleri halinde, bu fişte polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerinin imzasının aranması zorunluluğu kaldırılacak.
AKARYAKIT VE LPG ÜRÜNLERİNİN İTHALATINA VERGİ DÜZENLEMESİ
Mevcut uygulamada akaryakıt, LPG ve bunların türevlerinin ithalinde değil, ithalatçıları tarafından yurt içinde tesliminde ÖTV hesaplanıyor. Yurt içi imalatçıların bu malları tesliminde ise hem ÖTV hem de KDV'nin hesaplanması ilk teslimde gerçekleşiyor.
Teklife göre, hem imalatçılarla ithalatçıların teslimleri arasındaki KDV farklılığı giderilecek hem de kayıt dışılığın önlenmesine hizmet edilecek. Teminat karşılığı ithal edilen akaryakıt ve LPG ürünlerinin teminat tutarının hesaplanmasına esas ÖTV tutarı da KDV matrahına dahil edilecek.
Böylece, ithal edilen ancak KDV'si ödenmeyen ÖTV tutarının, yurt içindeki teslimler sırasında usulsüz yöntemlerle KDV matrahının dışına çıkarılması önlenecek.
Kayıt dışılıkla mücadele kapsamında LPG sektöründe de herhangi bir dağıtıcıdan alınan toptan LPG'nin başka bir dağıtıcıya satışı önlenecek.
SERBEST BÖLGELER İÇİN DÜZENLEME
İhracatın desteklenmesi ve mükelleflerin uluslararası pazarlarda rekabet avantajı sağlamalarını teşvik etmek amacıyla, serbest bölgede üretim faaliyetinde bulunanların serbest bölge içine veya diğer serbest bölgelerde faaliyette bulunanlara satışlarından elde ettikleri kazançlar da gelir ve kurumlar vergisi istisnası kapsamına alınacak.
Ancak serbest bölgelerden yurt içine yapılan satışlardan elde edilen kazançlardan vergi alınmaya devam edilecek.
BİNEK OTOMOBİLLERİN VERGİLENDİRİLMESİNDE ÖTV MATRAHLARI GÜNCELLENECEK
Mevcut durumda akaryakıtla çalışan binek otomobillerin vergilendirilmesinde temelde motor silindir hacmi ve matrah olmak üzere iki kriter kullanılıyor. Ancak zaman içerisinde araçların değerlerindeki hızlı artışa karşın, uygulanan matrahlar yetersiz kaldı.
Vergi oranları yüzde 45 ila yüzde 220 arasında olmasına rağmen, matrah güncellemesine ilişkin yetkinin sonuna gelinmesi nedeniyle yerli ve yabancı ayrımı veya yüksek ve düşük bedel ayrımı yapılmadan fiilen tüm araçlar yüzde 80, yüzde 150 ve yüzde 220 oranında vergilendiriliyor.
Teklifle, akaryakıtla çalışan binek otomobillerde uygulanan ÖTV matrahları, piyasa koşullarında oluşan fiyatları etkilemeyecek ve güncel ÖTV oranlarına uygun olacak şekilde yeniden belirlenecek.
Kaynak: DHA
En Çok Okunan Haberler