İstanbul Boğazı'nda Beykoz ilçesi açıklarında deniz çayırlarının üzerinde müsilaj kontrolü yapıldı ve geçen yıla göre artış tespit edildi.
Türk Deniz Araştırmaları Vakfı, Marmara Denizi’ndeki müsilajın deniz çayırlarına etkisini incelemek amacıyla Beykoz açıklarında saha çalışması gerçekleştirdi.
TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, deniz çayırlarının üzerinde müsilaj olduğunu ve bunun, geçen seneye göre biraz daha fazla olduğunu belirtti.
Beykoz açıklarındaki deniz çayırlarında izleme ve görüntüleme çalışması yapan Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, "Deniz çayırlarının üzerinde müsilaj var. Bu, geçen seneye göre biraz daha fazla." dedi.
MÜSİLAJ, MARMARA DENİZİ'NDE YENİDEN GÖRÜLDÜ
Öztürk’ün de aralarında bulunduğu bilim insanları, Marmara Denizi’nde yeniden görülen müsilajın deniz çayırlarına etkisini incelemek amacıyla sabah saatlerinde saha çalışması gerçekleştirdi.
SU ALTI DRONE İLE GÖRÜNTÜLENDİ
Türkiye İş Bankası iş birliğiyle hayata geçen "Denizlerin Geleceği: Deniz Çayırları" projesi kapsamında Beykoz açıklarında düzenli takip edilen deniz çayırlarının son durumu, vakfa ait TÜDAV MARU araştırma gemisiyle yapılan seferde su altı drone ile görüntülendi.
Deniz çayırlarının korunması amacıyla daha önce yerleştirilen şamandıra etrafında yapılan çalışmalarda, müsilaj oluşumunun mevcut durumu yerinde gözlemlendi. Su altı görüntülerinde deniz çayırlarının üzerinde müsilaj olduğu görüldü.
"DENİZ ÇAYIRLARININ ÜZERİNDE MÜSİLAJ VAR"
İnceleme ve görüntüleme çalışmalarının ardından açıklamalarda bulunan TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, deniz çayırlarının düzenli olarak izlenmesi gerektiği için bu çalışmayı yürüttüklerini belirterek, "Deniz çayırlarının üzerinde müsilaj var. Bu, geçen seneye göre biraz daha fazla." dedi.
10 METRE DERİNLİĞE İNİLDİ
Marmara Denizi'nin çok dinamik bir yer olduğunu aktaran Öztürk, 10 metredeki deniz çayırlarına baktıklarını kaydetti.
"KARADENİZ'DEN GELİYOR"
Deniz çayırlarının en çok oksijen üreten bitki türü olduğuna dikkati çeken Öztürk, bu nedenle türün korunması gerektiğini bildirdi. Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
Buraya gelen müsilaj sadece burada oluşmuyor, Karadeniz'den geliyor. Şile bölgesinde, Riva bölgesinde ve Batı Karadeniz'de müsilaj var. Aynı şekilde Bozcaada ve Gökçeada tarafında da müsilaj var. Burası 10 metre derinlikte ve aşağı yukarı 3 dekara yakın bir alanda deniz çayırı var, bu çayırların korunması için çaba sarf ediyoruz.
MARMARA DENİZİ'NDE, KUZEY EGE'DE OKSİJEN AZLIĞI
Marmara Denizi'nde, Kuzey Ege'de oksijen azlığının sürdüğüne ve bu bölgeler ile Karadeniz'de de müsilaj olduğuna işaret eden Öztürk, "Arıtma için çok çabuk olmamız, çaba sarf etmemiz gerekiyor. Mucize bir çözüm yok. Bu da hemen olacak bir iş değil. Güvenilir bilim insanlarının söylediği şu, eğer arıtma işini yapabilirsek, 5 sene sonra Marmara Denizi yine eski Marmara Denizi'ne dönebilir." ifadelerini kullandı.